Bu Blogda Ara

28 Şubat 2011 Pazartesi


Auckland, Yeni Zelanda'nin ticari merkezi. 4.2 milyonluk ulkenin 1.2 milyonu burada oturuyor. 2006'den beri dunyanin en  yaşanabilir beşinci sehri .



Sehir etkileyici bir cografyaya sahip. Volkanik yapisindan dolayi sehir tepelik, bir iniyor, bir cikiyor. Adanin dar bir yerinde kuruldugu icin hem bati hem dogu kismindaki denize kiyisi var, her iki kiyida da buyuk limani var. Yelkenle dolasmak Aucklandlilarin sevdigi ugraslardan. Amerika kupasinin etaplarindan biri buradan hareket ediyor, marinada kupaya katilan ulkeler icin daimi yer hazirlanmis. Auckland'in takma adi “yelkenler sehri”, denizcilikleri hakkinda daha fazla bir sey soylemeye gerek var mi?






Sehrin kalbi vapur terminalinden baslayan Queen caddesi civarinda atiyor. Ana alisveris caddesi burasi, yan caddelerde de kucuk butikler var. Queen caddesinin basindan sola donup iki dakika yurursek Viaduct limanina geliriz, burasi geceleri son derece hareketli. Bircok bar, lokanta ve eglence yeri deniz kenarina siralanmis. Ancak burasi biraz tuzlu. Cebimin tansiyonu var, az tuzlu bir yer isterim derseniz o da var: Viaduct Quay'den karaya dogru onbes dakika kadar yuruyerek Ponsonby bolgesine geliyoruz, yine bir cok lokanta, bar var. Fiyatlar daha makul. Ponsonby caddesinden devam ederek Queen Street'i kesiyoruz, arada irili ufakli Turk restoranlari gorunuyor. Ilginc bir sekilde Araplar bircok Turk restorani acmislar. Arap yemegi dendiginde satis yapmiyor herhalde. Otoyol uzerinden gecip yurumeye devam ettigimizde artik yoruldum demeye hakkiniz var, kac saatten beri yuruyoruz. Sehrin en buyuk parki Dominion'da biraz soluklanalim. Kapali, tropik yaz bahcesi ve Auckland muzesi gorulmeye deger. Muzenin kafesinde birseyler ictikten sonra ( Yeni Zelandalilar iyi kahve yapiyor, aferin) Parnell caddesine giriyoruz. Parnell'de ufak butikler, antika saticilari, sanat galerileri, bircok lokanta ve kafe var. Madem ki Ingiliz gecmisi olan bir yerdeyiz, balik ve patates mecbur yenecek. Yendi. Yuruyuse devam. Parnell'de devam ediyoruz deniz kenarina Gumruk caddesine geliyoruz, burasi Queen'le ileride birlesiyor. Auckland'da tam bir daire cizdik, bes alti saat taban teptik, dinlenmek hakkimiz. Yoldaki insanlari seyretmek icin skycity sinemasi onundeki kafe tam bicilmis kaftan. Auckland film festivali yeni baslamis, kuyruk var. Sokaga cikinca sehrin en yuksek binasi Sky kulesi karsimizda. Adrenalin pesindeyseniz bu kuleden asagi atlayabilir ya da yaklasik 200 metre yukarida acik havada korkuluk olmadan yuruyebilirsiniz ( guvenlik ipi bagli, yoksa kac kisinin son yuruyusu olurdu acaba?).

Queen caddesi vapur iskelesinden korfezin karsisina ya da korfezdeki adalara sik sik vapur var. Bizde vapur keyfi yapalim mi? Devonport'a varmak sadece 15 dakika suruyor. Aucklandlilar haftasonlari Devonport'ta gelip dolasmayi seviyor. Iskele civarindaki magazalar ve yeme-icme yerleri keyifli yerler. Ilk Mairo yerlesimleri bu mahallenin yerinde imis, daha sonra Ingiliz yonetimi sirasinda Devonport'taki iki volkanik tepe sehrin savunulmasi icin kullanilmis. Her iki tepede sehrin tam karsidan guzel manzarasini gormek icin ideal yerler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder